
MİKROBİYOM ANALİZİ
“İnsan Mikrobiyom Projesi” (Human Microbiome Project) ile insan sağlığında çok önemli bir rolü olan mikrobiyal flora, detaylı olarak incelenmiş ve karakterize edilmiştir. İnsan mikrobiyotası deri, genitoüriner sistem, solunum sistemi ve en çok da gastrointestinal sistemde kolonize olmuştur. Gastrointestinal sistem yaklaşık 200m² yüzey alanı ve mikroorganizmalar için zengin besin öğeleri içermesi sebebi ile vücudumuzdaki en zengin mikroorganizma topluluğunu barındırır. Bu yüzden bağırsak ve mikrobiyota bir arada anılır çünkü mikrobiyotamızın %90’ ını bağırsaklarımızda yerleşiktir.
Proje kapsamında ortaya çıkan ilk veriler insan vücudunda üç büyük bakteri şubesi olduğunu ve bunların Bacteroidetes, Firmicutes ve Proteobacteria’ lar olduğunu göstermiştir. Aynı çalışma bu mikrobiyota çeşitliliği içinde bağırsak mikrobiyatasının yaklaşık %50 sini oluşturan kısmının tüm dünya üzerinde yaşayan insanlarda ortak olduğunu göstermiştir. Geri kalan kısmı ise çevre, genetik, beslenme şekli, antibiyotik kullanımı, gıda katkı maddelerine maruz kalma gibi dış etkenlere göre değişiklikler gösterdiği ortaya çıkmıştır.
İnsan sağlığı ve bağırsak mikrobiyotası arasındaki ilişki söz konusu olduğunda ise bazı hastalıklarda farklı, özel bir mikrobiyota çeşitliliği olduğuna rastlanmış. Bazı hastalık çeşitlerini taşıyan insan gruplarındaki mikrobiyata örneğinin sağlıklı bir insanın mikrobiyotasından farklı olduğunu gösteriyor ve bu duruma da disbiyozis yani bozulmuş bağırsak mikrobiyotası adı verilir.
Bu hastalıkların başlıcaları;
- Metabolik sendrom
- Crohn hastalığı
- Ülseratif kolit gibi enflamatuar bağırsak hastalıkları
- Üriner sistemde kalsiyum oksalat ve ürat taşlarının oluşması
- Çölyak hastalığı
- Kolon kanseri
- Atopi ve astım
- Tip 1 ve Tip 2 Diyabet
- Obezite
- HIV enfeksiyonu
- Kardiyovasküler hastalıklar
- Romatoid artrit
- Nörolojik dejeneratif bozukluklar
Günümüzde artık geleneksel dışkı testlerini gelişmiş moleküler genetik yöntemlerle tamamlamak ve bu sayede bağırsak mikrobiyotasının ileri analizini yapmak mümkün olabilmektedir. Yeni Nesil dizileme yöntemleri sayesinde elimizdeki örnekte kaç farklı bakteri genomu olduğu 16S rRNA sekanslamayla analiz edilir.
Dışkıdaki moleküler-genetik analizler intestinal mikrofloranın çeşitliliklerini saptamayı ve probiyotik ve prebiyotik tedavilerinin temellerini belirlemeyi mümkün kılmıştır. Mikrobiyom Analizi, mikrobiyotanın kolonizasyon direnci, sindirim süreçleri, nütrientlerin ve vitaminlerin absorpsiyonunun yanı sıra bağışıklıkla ilgili hassas ve kesin tanıkonulması sağlamaktadır. Bu test yöntemiyle kültürde çoğaltılamayan anaerob bakteriler de kapsamlı biçimde saptanabilmektedir. Bu yeni yöntemle kişilerin ihtiyaç duyduğu özelleşmiş terapiler belirlenebilir, Crohn hastalığı, ülseratif kolit gibi intestinal inflamatuar hastalığı olanlara, ya da antibiyotiğe bağlı diare gelişen kişilere yardımcı olabilen prebiyotik-probiyotik kombinasyonları geliştirilir.
Sonuç olarak, kolay ve ekonomik yollarla bağırsak mikrobiyomu tayin edilebilmektedir. Kişisel bağırsak mikrobiyatasının tanımlanması ile birlikte kişiye özel tavsiye ve tedavi yaklaşımları mümkün olmaktadır. Güçlü bir bağırsak bariyeri için, İntestinal Mikrobiyom Analizi yaptırarak size uygun prebiyotik, probiyotik takviyelerini öğrenebilirsiniz.
Ayrıca sağlıklı bir mikrobiyom:
- Kilo kontrolü
- Güçlü bir bağışıklık sistemi
- Sindirim sistemi hastalıklarına karşı koruyuculuk
- Cilt sağlığına ve Mental sağlığa faydaları
- Kaliteli uyku için önemlidir